Sosyal Sorumluluk Uygulama ve Araştırma Merkezi -

SSUAM “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine Duyarlı Üniversite ve Kadın Dostu Kampüs Nasıl İnşa Edilir?” Başlıklı Çevrim İçi Semineri Gerçekleştirdi

gelişim üniversitesi
  1.   Sosyal Sorumluluk Uygulama ve Araştırma Merkezi
  2. Haberler


SSUAM “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine Duyarlı Üniversite ve Kadın Dostu Kampüs Nasıl İnşa Edilir?” Başlıklı Çevrim İçi Semineri Gerçekleştirdi


SSUAM tarafından gerçekleştirilen çevrim içi seminerin konuğu Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde çalışmalarına devam eden Dr. Öğr. Üyesi Aslı Şimşek oldu. Lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamlayan ve araştırma alanları arasında “Hukuk ve Etik”, “Kadın Hakları” ve “İnsan Hakları” gibi konular olan Dr. Şimşek SSUAM tarafından gerçekleştirilen etkinlikte üniversitelerde hak temelli bir kampüsün olabilmesi için gerçekleştirdikleri çalışmaları paylaştı.


8 Nisan Çarşamba günü Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Aydın’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen buluşmanın odak noktası üniversitelerde toplumsal cinsiyet eşitliğinin yaygınlaşması için yapılan çalışmalar oldu.
 
“Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” ve “Kadına Karşı Şiddet” konularında çalışan ve iki ayrı çalışma grubu bulunan Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (KASAUM) Müdürü Dr. Şimşek, SSUAM tarafından gerçekleştirilen buluşmada bu merkezin etkinliklerinden ve üniversite kampüsü içinde gerçekleştirdikleri toplumsal cinsiyet odaklı çalışmalardan bahsetti.
 
Dr. Şimşek, üniversitelerin toplumsal cinsiyet eşitsizliğini yeniden üreten mekanizmalar olmaması gerektiğinden hareketle öğrencilerin farkındalık düzeylerini yükseltmeye yönelik çalışmalar yaptıklarını belirtti. Kadın dostu bir kampüs inşa etmek için attıkları ilk adımın üniversitelerdeki diğer araştırma birimleri ve akademisyenlerle dayanışma ağları kurmak olduğunu  ifade eden Dr. Şimşek, bu sürecin demokratik bir şekilde sürdürülmesi için gönüllü öğrencilerin de KASAUM’un çalışmalarına destek verdiğinin altını çizdi.
 
Özellikle kampüs içinde gerçekleşen cinsel taciz ve flört şiddeti gibi konularda resmi mekanizmalara başvurma imkanlarının kısıtlı olmasının toplumsal cinsiyet eşitsizliğini sürdürmekte etkili olduğunu söyleyen Dr. Şimşek, bu durumun önüne geçebilmek için gerçekleştirdikleri kampüs içi alan çalışmalarında çarpıcı örnekleri vurguladı. Dr. Şimşek, alan çalışmalarının verilerinden hareketle; toplumsal cinsiyet dersini alan öğrencilerin cinsiyet eşitliğine yönelik farkındalık geliştirdiklerini, erkek öğrenci yoğunluklu fakültelerde düşmanca cinsiyetçilik bakış açısının yaygın olduğunu ve kadın-erkek eşitliğine sahip fakültelerde ise cinsiyetçiliğin yerini eşitlikçiliğe bıraktığı sonuçlarını paylaştı.
 
Ayrıca Dr. Şimşek, üniversite kampüsünde toplumsal cinsiyet konusunda farkındalık düzeyini ölçmek, konu hakkındaki bilinç seviyesini yükseltmek, ve insan hakları temelli bir kampüsün inşa edilmesi için üniversite bünyesindeki diğer birimlerin de katkısıyla etkinlikler düzenlediklerini vurguladı.
 
Özellikle dijital mecraları aktif bir şekilde kullandıklarını ve iletmek istedikleri mesajları internetin yeni diline uygun olarak Instagram gibi mecralarda da paylaştıklarını söyleyen Dr. Şimşek, dijital aktivizmin kadına yönelik şiddetin kanıksanmaması ve konunun politika ve hukuk gündemine taşınması için son derece önemli olduğunun altını çizdi.
 
Dr. Şimşek, üniversite rektörlüğünün bu süreçte kendilerini oldukça desteklediğini ve bu konu hakkında yapılan çalışmalar için araştırma fonlarının araştırma merkezinin çalışmalarını sürdürülebilir kılması adına son derece işlevsel olduğunu belirterek Kadın Dostu Kampüs Projesinde İstanbul Gelişim Üniversitesi ile işbirliği yaptıkları için mutlu olduklarını ifade etti.




Haberler